Amasya’da Hz. Mevlana’dan öğütler

Amasya'da Hz. Mevlana'dan öğütler

hz. mevlana'dan öğütler

18 Aralık 2018 - 13:16

Hz. Mevlana’nın Vuslatının 745.  yılını kutlamaktayız. O büyük Velinin ahirete irtihalinin üzerinden asırlar geçmesine rağmen hala hikmet dolu beyit ve öğütleriyle bizleri, İnsanlığı irşat etmeye devam etmektedir. ‘’Ben yaşadıkça Kur’an’ın kölesiyim. Ben Muhammed Mustafa’nın ayağının tozuyum’’ diyen Hz. Mevlana, Ayın Güneşten aldığı ışığı yeryüzüne yansıtması misali Kur’an ve sünnetten aldığı ışıkla nice gönülleri aydınlatmaktadır. O mübarek insanın her biri ayrı bir mesaj ve derin hikmetler içeren beyitlerinden bir demek arz etmek istiyorum.   İbret al yere düşen yapraktan,                                                                                                                    O da tepeden bakardı toprağa.   Gemi kalp, dünya ise sudur, denizdir,                                                                                                  Su geminin içine girerse gemiyi batırır, Dışında olursa gemiyi yüzdürür.   Şu dört Kuşun kafasını kesiniz:                                                                                                                        Ördek Hırstır,                                                                                                                                                   Horoz şehvettir,                                                                                                                                    Tavus kuşu gösteriş ve kibirdir, Karga nefistir.   Düşüncen konuşmana,                                                                                                                           Konuşman davranışlarına,                                                                                               Davranışların da kaderine yansır,  O halde güzel düşün, güzel konuş, güzel davran.                            Cenab-ı Hak yüzbinlerce kimya ve ilaç yarattı,                                                                                    Amma insanoğlu sabır gibi bir kimya ve ilacı görmüş değildir.   Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil,                                                                                                           Ne zaman, bilmem, Yeter ki kapıda durmayı bil.   Ey İnsan kaf dağı kadar yüksekte olsan da,   Tabuta sığacak kadar küçüksün,                                                                                            Unutma her şeyin bir hesabı var,                                                                                                             Üzdüğün kadar üzülürsün.   İnsanı ateş değil, kendi gafleti yakar,                                                                                                          Herkeste kusur görür, kendisine kör bakar,                                                                                        Neye nasıl bakarsan, O da sana öyle bakar.   Daneyi az yede bu kadar pisboğaz olma,          ‘’Yiyin’’ emrini okudunsa,       ‘’İsraf etmeyin’’ emrini de oku.   Dertli bir insanın, tereddüt ve dumanlarla dolu bir gönlü vardır, Eğer derdini dinlersen, o gönülde bir pencere açmış olursun   Bazen bitmek bilmeyen dertler yağmur olur üstüne yağar,  Unutma ki rengârenk gök kuşağı yağmurdan sonra çıkar,  Hem sıkıntılar misafirdir, gelir ve gider, Önemli olan gönderenin hatırına misafire sabretmektir.   Kör ölür badem gözlü olur, Biliyorum ben öldükten sonra arkamdan ne methiler düzecek, nice iltifatlarda bulunacaksın, Yahu öldükten sonra arkamdan söyleyeceğin güzel şeyleri yaşarken yüzeme söylesen de bir işe yarasa.    İnsan sevinçliyse birini sevindirmiştir,  üzüntülüyse birini üzmüştür.   Dostlarınızı sıkça ziyaret edeniz, Çünkü üzerinde yürünmeyen yollar tiken ve çalılarla kaplanır.   Ben dostlarımı ne kalbimle ne de aklımda severim,  Olur ya kalp durur, akıl unutur,                                                                                                                      Ben dostlarımı ruhumla severim,                                                                                             O ne durur, ne unutur.                 Ölüm gününü şeb-i aruz, düğün gecesi olarak gören gönüller sultanı Hz. Mevlana’yı rahmetle yâd ediyor, öğütlerinden müstefit olmamızı Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum.                                                                                                                         Abdulkadir KEŞVELİOĞLU                                                                                                                                  Amasya İl Müftüsü

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Hatay'da "iyilik Sanatın Olsun" Temalı Türk Islam Sanatları Yarışması
Hatay'da "iyilik Sanatın Olsun" Temalı Türk Islam...
Zonguldak'ta öğretmenler Gününde öğrencilerden Vefa örneği...
Zonguldak'ta öğretmenler Gününde öğrencilerden Vefa örneği...