Balikesir'da "peygamberimiz Ve şahsiyet Inşası"
'peygamberimiz ve şahsiyet inşası'
Bütün insanlığın peygamberi olan Hz. Muhammed (sav) Efendimizin dünyaya teşrif ettikleri zaman dilimi ülkemizde çeşitli etkinlerde kutlanmaktadır. Bu kapsamda Mevlid-i Nebi Haftası adı altında Diyanet İşleri Başkanlığımız tarafından Hz. Peygamber (sav)’in hayatını tanımak amacıyla her sene bir tema belirlenmekte; bu tema başlığında sempozyumlar düzenlenmekte, konferanslar tertiplenmekte, farklı etkinliklerle beraber vaaz, sohbet ve hutbeler yoluyla bir farkındalık oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bu yılın teması “Peygamberimiz ve Şahsiyet İnşası” olarak belirlenmiştir. Hz. Peygamber (sav)’i bütün yönleri ile tanımak, ahlakını hayat tarzı haline getirmek, O’na sevgi ve muhabbet beslemek Müslümanın en önemli görevidir. Çünkü O (sav) dünya ve ahiret saadetini kazanma konusunda insanlığa her konuda örnek ve rehber olarak gönderilmiştir. Resûlullah (sav) ise gönderiliş amacını şöyle dile getirmiştir: “Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.” (İbn Hanbel, II, 381) İnsanı değerli kılan en önemli vasfı Yüce Allah’a teslimiyeti ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz (sav) sünnetine muhabbeti, emanetine vefası, istikametine sadakati ve güzel ahlak sahibi olmasıdır. Hz. Peygamber (sav)’in bize miras bıraktığı ahlaki ilke ve değerlerin izinde gitmek dünyada Müslümanı en güzel şahsiyet sahibi yapar. Dolayısı ile şahsiyeti Hz. Peygamber (sav) ahlakı ile mütemmim ve kâmil hale gelen bir Müslüman Allah’a karşı kulluk vazifelerini yerine getirirken, insanlara karşı da sorumluluklarının bilincinde hareket eder. Zalimin karşısında dik durmasını, mazlumun ise elinden tutmasını bilir. Dünya menfaati için yalana ve harama tenezzül etmez; yalan ve haramın bütün cazibesine rağmen doğrulukta ve dürüstlükte istikametini bozmaz. Allah rızasını kazanmayı dünyevi nimetlere tercih eder. Günümüzde her türlü insani ve ahlaki değerlerin yozlaştığı aşikârdır. Kötülük ve çirkinlikler karşısında dik durabilen ve iyiliği hâkim kılmaya çalışan insan sayısı azalmakta, buzulların erimesi gibi hakikat savunucuları da eriyip gitmektedir. Belki de tarihin hiçbir döneminde zalimin sözünün baş tacı edildiği, adaletin göz göre göre çiğnendiği, merhametin kalplerden sökülüp atıldığı, iffet ve namus anlayışının yerlerde süründüğü, emek ve alın terinin yok sayıldığı, insanlığın her yönden sömürüldüğü ve tüketilmeye çalışıldığı başka bir dönem olmamıştır. İnsanlık iyice tükenmeden, insani değerler tamamıyla yok olmadan Hz. Peygamber (sav) inşa ettiği sahabe neslini örnek alarak kötülüklerle mücadele edecek yeni bir erdemliler topluluğunun inşasının zamanı gelip geçmektedir. Genelde insanlık, özelde Müslümanlar oturduğu meskeni ve bindiği arabasını ihya ve inşa etmeye gösterdiği emek ve çabanın daha fazlasını insanı ihya ve inşa etmek için göstermek zorundadır. Dünyanın artık yeni cahiliye dönemine ve adetlerini yaşamaya ve yaşatılmasına tahammülü yoktur. Çünkü bu yolun sonu karanlık ve cehennemdir. Şeytanın zafer kazanmasıdır. Bunun için de aile hayatından sokağımıza, çarşı-pazarımıza varıncaya kadar insanı onaracak ve kurtaracak aziz dinimizin ahlaki ilkeleri ışığında kişisel ve kurumsal şahsiyetin de inşası önem arz etmektedir. Müslümanların Hz. Peygamber (sav)’in ahlakı olan Kur’an ahlakını hayatlarının tam ortasına koymaları gerekmektedir. Bu iman, istikamet ve ahlaki kıvama ulaştığımızda zalimler duracak; Gazze’de “yaşamaktan yoruldum” diyen yetim çocukların, gözü yaşlı annelerin yüzü gülecektir. Bu vesile ile 2024 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın hayırlara vesile olmasını, birlik ve dirliğimizin inşasına, şahsiyetimizin teşekkülüne katkı sunmasını yüce Allah’tan dilerim. Hasan Hayri YAŞAR / Balıkesir İl Müftüsü