Kayseri'de Il Müftüsü Yusuf Akkuş'un Mirac Kandili Mesajı

il müftüsü yusuf akkuş'un mirac kandili mesajı

Recep ayının 27. Gecesi olan (27 Şubat 2022 Pazar gününü Pazartesi’ye bağlayan gece),  İsra ve Miraç olayının gerçekleştiği gecedir.

İsrâ ve Mir’ac; Amcası Ebu Talib ve eşi Hz. Hatice’nin vefatından dolayı hüzün ve elem dolu günlerden geçmekte olan Resûl-i Ekrem’in, Rabbimiz tarafından teselli edildiği ve huzura kabul buyrulduğu gecedir. Mir’ac; Sevgili Peygamberimizin Allah’ın izni ve keremiyle önce Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya, oradan da sonsuz kudretin ayetlerini müşahede etmek üzere semaya yükseltildiği yolculuktur. Mir’ac; Mekke ile Kudüs arasındaki mukaddes bağı korumanın, Rabbimizden gelen davete icabet ederek her adımda O’na yaklaşmanın adıdır. Mir’ac; yücelme, maddeden uzaklaşarak manaya erişme, süflî olandan vazgeçip ulvî olana yönelme çabasıdır.

Mi'rac hadisesi gerçekleştiği zaman müşrikler bunu inkâr etmişler, böyle bir hadisenin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı hususunda akıl yürütmüşler, Efendimizi yalancılık ve sihirbazlıkla suçlamışlardır. Akıllarınca Allah Resülü'nü yalancı konumuna düşürmek için ondan Beytü’l Makdis'i anlatmasını istemişlerdir. Bunun üzerine Peygamberimiz, Kâbe’nin bitişiğindeki Hicr'de ayağa kalkmış; Allah, Beytu'l-Makdis'i Resülu'nün gözünün önüne getirmiş, Efendimiz de ona bakarak özelliklerini Kureyşe anlatmıştır. [Buhari, Menakıb, 4 I] Şaşkınlıklarını gizleyemeyen müşrikler, Vallahi anlattıkları doğru. demekten kendilerini alamamışlardır.

İsrâ, Hz. Peygamber’in (a.s.) Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksa’ya yolculuğu Kur’an-ı Kerim’de şöyle anlatılmaktadır: “Kulunu bir gece, ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye Mescidi haramdan, çevresini mübarek kıldığımız Mescidi aksaya götüren Allah, bütün noksanlıklardan münezzehtir.”

Ayrıca bu hadisenin bahsedildiği İsrâ suresinde şu mesajlar yer almaktadır:Allah’tan başkasına kulluk yapmayın, anne ve babanıza itaat edin, akraba ve ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunun, israf ve savurganlıktan uzak durun, rızık endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin, zinaya yaklaşmayın, cana kıymayın, yetim malı yemeyin, ölçü ve tartıyı tam yapın, hakkında kesin bilgi sahibi olmadığınız şeyin peşine düşmeyin, yeryüzünde kibirlenerek yürümeyin.

Mir’ac’da, peygamberimiz (a.s.)’a ümmeti için; Allah’a şirk koşmadan ölenin cennete gireceği; Bakara suresinin son iki ayeti ve günde beş vakit namaz hediyesi verilmiştir. Mir’ac’ı hatırlamak ve anmak, günde beş kez namaz ile kapısını çaldığımız Allah Teala’nın sonsuz merhametine yeniden ulaşma dileğidir. Mü’min’in miracı namazdır. Allah Teala’ya yakın olduğumuz an da  secde anıdır.

Mübarek gün ve gecelere mahsus bir ibadet şekli bulunmamakla birlikte, bunlardan her birinin manasına uygun salih ameller işleyerek bu değerli zaman dilimleri ihya edilebilir. Mir’ac gecesinde Sevgili Peygamberimizi, başta mi’rac olmak üzere onun mucizelerini, o gece armağan edilen namaz ibadetinin önemini İsrâ suresini ve onda geçen dini, ahlaki hükümleri anmak, tezekkür ve tefekkür' etmek, önemli manevi kazanımlar elde etmemize vesile olacaktır. Bunun yanında Kur’an-ı Kerim tilavet etmek, nafile namaz kılmak, işlenen günahlara tövbe etmek ve istiğfarda bulunmak Efendimiz (s.a.s)'e salat ve-selam getirmek sureti ile bu gece bereketli kılınabilir.

Mir’ac ile geçmişte göklere uzanan yolculuk, bugün kendi semamıza, iç dünyamıza doğru devam etmektedir. Peygamberimizin kadem-i şerifinde Mekke’yi Kudüs’e bağlayan yol, bugün hepimizin gönlünde bu iki harem beldeyi buluşturmaktadır. Hz. İbrahim’in Kâbe’yi inşa ederken tevhid, birlik, kardeşlik, kulluk için yaptığı çağrı, bugün Mescid-i Aksa için ümmet, özgürlük, diriliş, dayanışma şuuruna dönüşmelidir. Unutulmamalıdır ki, mümin mir’açsız, Mir’ac Mescid-i Aksa’sız olmaz.

Savaşın ve zulmün kol gezdiği İslâm coğrafyasında güvenin, huzurun, emniyet ve hürriyetin yeniden hâkim olması, Müslümanların mir’ac değerlerini benimsemesiyle mümkün olacaktır. Sadece İslâm dünyasının değil, bütün bir insanlığın yücelmesine ve yükselmesine engel teşkil eden problemler ancak mir’ac değerleriyle aşılacaktır. İnsanlık; ahlâkına, hukukuna, sorumluluğuna kısacası insanlığına sahip çıktığında yeryüzünün şerefli halifesi olacaktır.

Böyle önemli ve mübarek bir gecenin feyz ve bereketinden faydalanmak için,  bu günlerde telefonla akraba ve dostlarımızla tebrikleşmeli, işine gidemeyen, başkalarına muhtaç olan fakir ve yoksullar görüp gözetilmeli günahlarımıza tövbe ve istiğfar ederek Rabbimize dua ve niyazda bulunmalıyız. İbadetlere yoğunlaşmalıyız.

Bu duygularla Kayserimizde, ülkemizde ve dünyada yaşayan bütün Müslümanların Mir’ac kandilini tebrik ediyor, bu kandilin İslam aleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, insanlığın hidayetine dünyada yaşanan acı ve göz yaşının yerini kalıcı bir huzur ve barışın almasına vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum.