Kocaeli'de 02.08.2024 Cuma Vaazı

02.08.2024 cuma vaazı

 ZİNANIN HARAM OLUŞU VE TOPLUMSAL TAHRİBATI

Sevgili Müminler,

Bugün sizlere toplumumuzun en önemli meselelerinden biri olan zinanın zararları hakkında konuşmak istiyorum. Yüce Allah’ın bizlere öğrettiği ahlak ve edep kurallarının başında, aile kurumunun kutsallığı ve korunması gelir. Aile, toplumu oluşturan en temel yapı taşıdır ve sağlam bir aile yapısı, güçlü ve sağlıklı bir toplumun teminatıdır. Ancak, zinanın yaygınlaşması bu temel yapı taşını tehdit ederek, toplumsal huzuru ve düzeni bozmaktadır.

Zina, yalnızca bireysel bir günah değil, aynı zamanda toplumun genelini etkileyen ciddi sosyal problemlere yol açan bir davranıştır. Bu vaazımızda, zinanın aile yapısına, bireylerin ruh sağlığına ve toplumsal değerlerimize nasıl zarar verdiğini ele alarak, bu büyük günahın etkilerinden korunma yollarını birlikte düşüneceğiz.

Sevgili Müminler,

Kur'an-ı Kerim ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) hadislerinde açıkça ifade edildiği üzere zina, hem bireysel hem de toplumsal açıdan büyük zararlara yol açan bir günahtır. Şimdi, kaynaklarda belirtilen zinanın zararlarını daha ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.

1. İffetin Korunması ve Sınırların Aşılması

Allah Teâlâ, Müminûn Suresi’nde iffetlerini koruyan müminlerin övgüye layık olduklarını belirtir:

Ve onlar ki, iffetlerini korurlar; Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç. (Bunlarla ilişkilerden dolayı) kınanmış değillerdir. Şu halde, kim bunun ötesine gitmek isterse, işte bunlar, haddi aşan kimselerdir.[1]

Bu ayet, meşru yollar dışında hareket edenlerin haddi aştığını ve Allah'ın belirlediği sınırları ihlal ettiklerini ifade eder. Zina, bu sınır ihlalinin en açık örneğidir ve Allah’ın emirlerine karşı gelmenin bir sonucudur.

2. Toplumsal Düzenin Bozulması

Furkan Suresi’nde Allah, zina edenlerin büyük bir günah işlediğini ve bunun toplumsal düzeni bozduğunu belirtir:

Yine onlar ki, Allah ile beraber (tuttukları) başka bir tanrıya yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan, günahı (nın cezasını) bulur.[2]

Zina, toplumun genelinde ahlaki çöküntüye ve düzensizliğe yol açar. Zina edenler, toplumun temel değerlerini hiçe sayarak, aile yapısını zayıflatır ve güven ortamını yok eder.

3. Zinaya Yaklaşmanın Tehlikeleri

İsra Suresi’nde ise zinaya yaklaşmamak gerektiği vurgulanır:

Zinaya yaklaşmayın, çünkü zina son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.[3]

Zinaya yaklaşmak bile büyük bir tehlikedir. Çünkü bu çirkin fiil, bireyleri ve toplumları derinden yaralar. Zina, insanların ruhunu karartır, manevi dünyalarını tahrip eder ve nihayetinde toplumsal huzursuzluğa yol açar.

4. İman ve Zina

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), zinanın müminin imanına nasıl zarar verdiğini şöyle ifade eder:

Zina eden zina ettiği zaman mümin olarak zina etmez. İçki içen içki içerken mümin olarak içmez. Hırsız hırsızlık yaptığı zaman, mümin olarak hırsızlık yapmaz. Halkın gözü önünde yağmacılık eden kimse de yağmacılık ettiği sırada mü'min olarak çapulculuk edemez.[5]

Bu hadis, zinanın müminin imanını nasıl zayıflattığını ve onu manevi anlamda nasıl bir boşluğa sürüklediğini açıkça ortaya koymaktadır. Zina eden bir kişi, bu çirkin fiili işlerken imanından uzaklaşır ve manevi dünyasında büyük bir zayıflık yaşar.

5. Zinaya Bulaşmanın Cezası

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), zinanın kişinin imanını geçici olarak nasıl terk ettiğini şöyle anlatır:

Mümin zina ettiğinde, iman ondan çıkar. Onun üzerinde bulut gibi durur. Onu bıraktığında iman ona geri döner.[6]

Bu hadis, zinanın kişinin manevi hayatında yarattığı büyük yıkımı gözler önüne serer. Zina, müminin imanını geçici olarak terk etmesine ve manevi anlamda büyük bir kayba uğramasına sebep olur.

6. Allah’ın Gazabı ve Zinadan Sakınmak

Rasulullah (s.a.v.), Allah’ın zinaya olan buğzunu şu şekilde ifade eder:

Mü'minleri Allah’tan daha çok fenalıklardan koruyan kimse yoktur. Bunun için Allah Teâlâ açık kapalı fuhşiyati (zinayı) haram kılmıştır.[7]

Allah Teâlâ, müminleri bu büyük günahtan korumak için zinayı yasaklamıştır. Çünkü zina, hem bireysel hem de toplumsal açıdan büyük yıkımlara yol açan bir davranıştır.

7. Zinaya Bulaşan Toplumların Akıbeti

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), zinanın yaygınlaştığı toplumların nasıl bir akıbete uğrayacağını şöyle belirtir:

Bir şehirde zina ve riba (faiz) yaygınlaşırsa, onlar Allah’ın azabını kendilerine hak etmiş olurlar.[8]

Zina ve faiz gibi büyük günahların yaygınlaştığı toplumlar, Allah’ın gazabını hak ederler. Bu tür toplumlarda ahlaki çöküntü ve manevi yozlaşma hızla artar ve nihayetinde Allah’ın cezalandırması kaçınılmaz hale gelir.

8. Komşunun Helalliği ile Zina

İbnu Mes'ud’un rivayet ettiği bir hadis, zinanın ne kadar büyük bir günah olduğunu açıkça ortaya koyar:

Dedim ki: 'Ey Allah'ın Resûlü! Allah nezdinde en büyük günah hangisidir?' Peygamberimiz: 'Seni yaratmış olan Allah'a eş koşmandır!' buyurdular. Ben tekrar: 'Sonra hangisidir?' dedim. Peygamberimiz: 'Seninle birlikte yiyecek diye, evladını öldürmendir!' buyurdular. Ben yine: 'Sonra hangisidir?' dedim. Peygamberimiz: 'Komşunun helalliği ile zina etmendir!' buyurdular.[9]

Bu hadis, zinanın en büyük günahlar arasında olduğunu ve özellikle komşunun helalliği ile zina etmenin çok daha ağır bir günah olduğunu vurgular. Zina fert ve toplum açısından kötü bir davranıştır.

9. Dil ve İffetin Korunması

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Her kim ağzın iki dudağı arasındaki dilini ve iki bacağı arasında bulunan (edep yerini) kötülükten korumayı bana temin ederse ben de o kişiye cenneti temin ederim.”[10]

Bu hadis, zinadan ve diğer günahlardan kaçınmanın, cennete giden yolu açacağını ve müminlerin hem dilini hem de iffetini korumasının önemini belirtir.

10. Zinaya ve Ateşe Düşmenin Sebepleri

Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği bir hadis ise, zinanın ve diğer kötü davranışların insanları cehenneme nasıl sürüklediğini açıkça ortaya koyar:

Rasûlullah’a ateşe insanları en çok atan şeyin ne olduğu soruldu: 'Ağız ve ferc!' buyurdular. En ziyade neyin insanları cennete soktuğundan sordular: 'Allah'a takva ve güzel ahlak!' buyurdular.[11]

Bu hadis, zinanın ve kötü sözlerin insanları cehenneme sürükleyen başlıca sebepler olduğunu, buna karşılık takva ve güzel ahlakın ise cennete götüren en önemli faktörler olduğunu vurgular.

Değerli Müminler,

Bugün, zina konusunun bireysel ve toplumsal zararlarını Kur'an-ı Kerim ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) hadisleri ışığında ele aldık. Gördük ki zina, sadece kişinin imanını zayıflatan bir günah değil, aynı zamanda aile yapısını, toplumsal huzuru ve ahlaki değerleri de ciddi şekilde tehdit eden bir kötülüktür.

Zina, bireylerin ruhsal ve manevi sağlığını tahrip ederken, toplumun temel yapı taşlarını da zayıflatır. Aile kurumu, toplumu ayakta tutan en önemli yapıdır ve zinanın yaygınlaşması, bu kutsal kurumu derinden sarsar. Ayrıca, zinanın toplumda yaygınlaşması, ahlaki çöküntüye ve toplumsal düzenin bozulmasına neden olur.

Allah Teâlâ ve Peygamberimiz (s.a.v.), bizleri bu büyük günahtan sakındırarak iffetimizi korumamızı ve meşru yollarla aile kurmamızı emretmiştir. Zinadan uzak durarak, hem dünyada hem de ahirette huzura ve mutluluğa erişebiliriz.

Son olarak, hep birlikte dualarımızı Yüce Allah’a yöneltelim ve O’ndan bizleri her türlü kötülükten ve günahtan korumasını dileyelim. İffetimizi ve ahlakımızı koruyarak, Rabbimizin rızasına uygun bir yaşam sürmeyi niyaz edelim.

 

Sevgili Müminler, Vaazımızı Peygamber Efendimiz’in şu hadis-i şerifi ile tamamlamak istiyorum:

Her kim ağzın iki dudağı arasındaki dilini ve iki bacağı arasında bulunan (edep yerini) kötülükten korumayı bana temin ederse ben de o kişiye cenneti temin ederim.”[10]

Rabbim, bizleri dilimizi ve iffetimizi koruyan, ahlaki değerlerimize sahip çıkan kullarından eylesin. Amin.


 

[1] Müminun, 23/5-7.

[2] Furkan, 25/68.

[3] İsra, 17/32.

[4] İbn Hanbel.

[5] Buhari, Müslim.

[6] Ebu Davud.

[7] Buhari.

[8] Şuabu’l-İman.

[9] Buhari.

[10] Buhari.

[11] Tirmizi.


 

Ahmet ÖZBAY- BAŞİSKELE VAİZİ