Sinop Müftülüğü sinop'ta beraat kandilinde camiler doldu, eller semaya açıldı
Sinop'ta Beraat Kandilinde Camiler Doldu, Eller Semaya Açıldı
Sinop’ta Beraat Kandilinde Camiler Doldu, Eller Semaya Açıldı
Sinop İl Müftülüğü tarafından Merkez Alaaddin Camii başta olmak üzere il genelinde bulunan bütün camilerimizde Beraat Kandili coşkuyla idrak edildi.
Akşam Namazını müteakiben Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program Hasibe Hatun Erkek Yatılı Hafızlık Kur’an kursu öğrencilerinin mevlid okunması ile devam etti. Mevlid programından sonra günün mana ve önemi hakkında konuşan Sinop İl Müftüsü Ali Hayri Çelik şunları söyledi “Her yıl yeniden Beraat Kandiline Rabbimizin bizi kavuşturması rahmetinin ve merhametinin bir tecellisidir. Zira nefsi arzularımız ve dünyevi hırslarımıza yenik düşen biz insanlara Rabbimizin bir imkan daha tanıyıp tövbe etme imkanı sunmasıdır. Bizi ayağa kaldırıp, kalbi dirilişimizi gerçekleştirmek için bize bir hatırlatmadır.
Berat gecesinde “Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum, senden yine sana ilticâ ediyorum. Senin şanın yücedir. Sana yaptığım senayı, senin kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana layık bir surette hamd etmekten acizim” (Müslim, Salat, 222/1090; İbn-i Mâce, Hadis no: 3841) niyazlarıyla dua edip Yüce Rabbimiz’e yakaran Rahmet Peygamberi Hz.Muhammed Mustafa (sav), bu gecede Cenab-ı Allah’ın kendisinden bağışlanma dileyenleri affedeceğini, içtenlikle yapılan duaları kabul edeceğini müjdelemiştir (İbn Mace, İkâmetü’s-Salât, 191).
Bu mübarek geceler dünyanın koşuşturması içerisinde varlık ve yaratılış gayesini adeta unutup sonu gelmez emeller ve hevesler peşinde koca bir ömrü heba eden bizlere, özümüze dönme ve kendimizi sorgulama, geçici olanla kalıcı olanı fark etme, kalp gözümüzü açma ve gönül dünyamızı temizleme fırsatı sunar. Ayrıca Rabbimize, kendimize ve bütün insanlığa karşı sorumluluklarımızı hatırlatır, bu görevlerimizi ihmal edip etmediğimizi yeniden düşünme, tövbe ederek geçmişi affettirme, dua, azim ve kararlılıkla geleceği inşa etme imkânı sağlar.
Bu gece vesilesiyle bir kez daha hatırlatmak isterim ki, “insanlık için gönderilmiş hayırlı bir ümmet”in fertleri olarak her birimize yüksek sorumluluklar düşmektedir. Etrafımızda olup bitenlere karşı duyarsızlığımızı sürdürerek, bizi sürekli kuşatan tuğyana karşı mütemadiyen kayıtsız kalarak salih bir mü’min olma iddiasını korumamız mümkün değildir. Bu gecelerde adaletsizliklere, ikiyüzlülüklere, insanı baştan çıkaran ve onu Rabbinden uzaklaştıran iğvalara karşı gerekli duyarlılıklarla donanarak dua ve niyazlarımızı bir özgürlük beratıyla taçlandırmak durumundayız. Bu geceler bize, hem karşılaştığımız ve karşılaşacağımız ağır ve çekilmez acılardan kurtulma yolları hakkında düşünme hem de zaman zaman yersiz ve temelsiz hedefler adına bizlerin birbirimize reva gördüğü sıkıntıları sorgulama imkânı vermelidir. Bugün artık hem insanlık hem ülkemiz adına topyekûn yaşanan manevi kayıplar üzerine yeniden düşünmek ve bütün insanlığın huzurunu, barışını ve esenliğini isteme günüdür.
Bu gece camilerde Rabbimizden af dileyecek ve dua edeceğiz. Ve hep beraber Rabbimize niyaz edecek ve diyeceğiz ki: “Allah’ım kalplerimizi yumuşat ve birbirimizi anlamamız için rahmetini tecelli ettir! Bize huzur ver, ülfet ver! Bizi kan dökücülerden eyleme. Bize merhamet duygusu ver! Bize şuur ver, izan ver ve bizi insaftan ayırma! Bizi birbirimize düşürmek isteyenlere fırsat verme! Farklılıklarımızın fitne olarak kullanılmaması için bize basiret ve feraset ver! Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla! Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin.” dedi.
Programın peşinden kılınan yatsı namazından sonra tebrikleşerek program sona erdi.