Tekirdağ'da Vuslatının 749. Yılında ''bir Bilge Insan Olarak Hz. Mevlana Ve Modern Hayat'' Isimli Konferans Düzenlendi
vuslatının 749. yılında ''bir bilge insan olarak hz. mevlana ve modern hayat'' isimli konferans düzenlendi
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nde, Tekirdağ İl Müftülüğü ve NKÜ İlahiyat Fakültesi tarafından organize edilen ve İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü, Büyükelçi Prof. Dr. Mahmud Erol KILIÇ’ın konuk konuşmacı olduğu, Vuslatının 749. Yılında “Bir Bilge İnsan Olarak Hz. Mevlana ve Modern Hayat” Konferansı gerçekleşti.
Rektörlük Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe Tekirdağ Valisi Aziz YILDIRIM ve Eşi, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, Tekirdağ İl Jandarma Komutanı J. Alb. Ahmet Çetin, Tekirdağ İl Emniyet Müdürü Mehmet Hakan Fındık, Tekirdağ İl Müftüsü Mustafa Soykök, Tekirdağ Gençlik ve Spor İl Müdürü Ahmet Üzgün, Tekirdağ İŞKUR İl Müdürü Yaşar Esen, NKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Celalettin Vatandaş, NKÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Keskin, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Kur’anı Kerim tilaveti ile başlayan programda açılış konuşmasını gerçekleştiren İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan KESKİN, İlahiyat Fakültesi olarak Tekirdağ İl Müftülüğü ile ortaklaşa pek çok önemli etkinlik gerçekleştirdikleri belirtti. Prof. Dr. KESKİN, “Hz. Mevlana’nın çağları aşan mesajları hala bizlere ışık tutmaya ve bizleri aydınlatmaya devam ediyor. İnsanlığın O’nun fikir ve düşüncelerine ihtiyacı var” diyerek, gerçekleştirilen konferansın önemini vurguladı.
Daha sonra selamlama konuşmasını gerçekleştiren Tekirdağ İl Müftüsü Mustafa Soykök, Bizi biz yapan bir takım değerlerimiz var. Bu değerleri sembolize eden tarihte bir takım kişilikler bir takım kimlikler var. Mevlana Celaleddin Rumi bunlardan biridir. Mevlana sadece Mevlana’dan ibaret değildir; bir semboldür. Milletimizi millet yapan, milletimizi payidar yapan bir takım hasletleri insanlığa öğrettiği için Mevlana bizim Mevlanamızdır. Tıpkı Yunus Emre gibi, Ahmet Yesevi gibi ve diğerleri gibi. Mevlana demek, savaşı değil, barışı tercih etmektir. Mevlana demek, şiddeti değil, merhameti tercih etmek demektir. Mevlana demek, kul hakkını, sömürüyü reddetmek, adaleti, merhameti hâkim kılmanın mücadelesini vermektir ve bütün bu sözler ve çağrılar özellikle ’Ne olursan ol yine gel kapımız ümitsizlik kapısı değildir’ çağrısı insanlık için özellikle yaşadığımız çağda çok büyük anlam ifade ediyor. Dedi ve programa katılan herkese teşekkür etti.
Ardından konuşma yapan Prof. Dr. Mahmud Erol KILIÇ, Hz. Mevlana’nın hayatı, felsefesi ve fikirlerinin günümüzdeki yansımalarına ilişkin kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. “Mevlana’yı bugüne taşıyabilmek için Mevlana’nın ne demek istediğini ve nelere temas ettiğini çok iyi anlamamız gerekiyor” diyen Prof. Dr. Mahmud Erol KILIÇ, Hz. Mevlana’nın fikir ve düşüncelerinin, zamanının çok ötesinde evrensel bir nitelik taşıdığını belirtti. Mevlana’nın düşüncelerinin dünyadaki pek çok entelektüel ve bilim insanına da ilham kaynağı olduğunu belirtenen Prof. Dr. KILIÇ, toplum olarak bu cevherden daha fazla faydalanmamız gerektiğinin altını çizdi.
Konferans programı hediye takdimleri ile sona erdi