Diyarbakır'dan Kutsal Topraklara Dua ve Gözyaşlarıyla Veda: Umreciler Yola Çıktı Diyarbakır'ın kalbinde, manevi bir coşku ve buruk bir vedanın harmanlandığı anlamlı bir tören gerçekleşti.
Kutsal topraklara, umre yolculuğuna çıkan vatandaşlar, sevdiklerinin gözyaşları ve duaları arasında yola koyuldular. Diyarbakır İl Müftüsü Celal Büyük'ün önderliğinde düzenlenen uğurlama töreni, katılımcılar ve yakınları için unutulmaz bir anı olarak hafızalara kazındı.
Törenin yapıldığı alan, sabahın erken saatlerinde umrecilerin heyecanlı ve bir o kadar da duygusal bekleyişleriyle dolmuştu. Yüzlerce kişi, ellerinde Kur'an-ı Kerim'leriyle, gözlerinde umut ve dua ışıklarıyla, sevdiklerini kutsal yolculuklarına uğurlamak için bir araya gelmişti.
Havada yoğun bir dua ve salavat sesi yankılanırken, ailelerin ve yakınların gözyaşları, sevinç ve özlemin karışımı bir duygusal atmosfer yaratmıştı.
İl Müftüsü Celal Büyük, yolculuğun manevi önemine dikkat çeken dokunaklı bir konuşma yaptı. "Bu kutsal yolculuk, sadece bir seyahat değil, ruhun yeniden doğuşu, kalbin Allah'a daha da yaklaşması için bir fırsattır.
" diyen Büyük, umrecilere yolculuklarında sabır, huşu ve huzur diledi. Konuşmasında, umrenin sadece bireysel bir ibadet değil, aynı zamanda toplumsal bir aidiyetin ve manevi bir birliğin simgesi olduğunu vurgulayan Büyük, "Rabbimden, sizleri kutsal topraklara sağ salim ulaştırmayı ve oradan da bereket dolu, maneviyatınız zenginleşmiş olarak dönmenizi temenni ediyorum.
Bu yolculuğun, hayatınıza huzur ve barış getirmesini yüce Allah'tan niyaz ediyorum. " diyerek duaya devam etti. Tören, İl Müftüsü Büyük'ün yaptığı uzun ve gönülden gelen dua ve salavatlarla devam etti.
Dualar, gökyüzüne yükselirken, umreciler bir yandan da aileleriyle vedalaşıyor, yakınlarının sıcak kucaklamalarına ve gözyaşlarına boğuluyorlardı.
Bazı aile fertleri, ellerindeki tesbihlerle dualarını tekrarlarken, başkaları da umrecilerle vedalaşırken duygularını kontrol etmeye çalışıyorlardı.
Hava, hem dualar hem de vedalaşmaların hüzünlü sesleriyle dolmuştu. Sonrasında, umreciler, yolculuğun heyecanı ve özlemin ağırlığıyla, kutsal topraklara doğru yola koyuldular.
Arkalarında bıraktıkları sevdiklerinin duaları ve gözyaşları, onların yolculuğunda manevi bir kalkan ve rehber olacaktı. Diyarbakır'dan yükselen dualar, Mekke ve Medine'nin kutsal topraklarına kadar ulaşarak, bu anlamlı yolculuğun bereketini ve huzurunu müjdeliyordu.