Din İstismarı İle Mücadele Bilgilendirme Toplantısı
Diyanet İşleri Başkanlığının “Din İstismarı ile Mücadele Programı” kapsamında seminer vermek üzere Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız Sayın Osman TIRAŞÇI, Daire Başkanımız Sayın Dr. Elif ARSLAN, Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanımız Sayın Dr. Mustafa Bülent DADAŞ Eskişehir’ e geldi.
Diyanet İşleri Başkanlığımız tarafından planlanan ve Sayın Valimizin himayelerinde İlimiz Müftülüğü tarafından organize edilen “Din İstismarı ile Mücadele Bilgilendirme Toplantısı, Vali Yardımcıları, Kaymakamlar, Askeri Erkan, Eskişehir’ deki tüm kamu kurum amirleri ve STK temsilcilerine, İl ve İlçe Müftülük Personeline, Din Görevlilerine, Kur’an Kursu Öğreticilerine, Üniversite Öğrencilerine ve Halka yönelik Din İstismarı İle Mücadele seminerleri yapıldı.
İl Müftüsü Bekir GEREK Din İstismarı ile Mücadele seminerlerinin açış konuşmalarında; 15 Temmuz gecesi fetonun ve işbirlikçilerinin hain darbe girişimi ülkemizi istila etmeye, vatanımızı bölmeye, milletimizi yok etmeye ve Ezanı Muhammediye yi bu topraklarda susturmaya yönelik dini, milli ve manevi değerlerimizi istismar ederek uygulamaya koyduğu büyük bir ihanet hareketidir dedi. Önce Yüce Rabbimiz, Sonra Devlet adamlarımız ve milletimiz bu ihanete fırsat vermedi. Din gönüllüleri tarafından okunan Ezan ve Salalar, milletimizin dilinden sökülen tekbirleri, göğsünü tanklara karşı siper edişi, devlet adamlarımıza, vatanperver askerlerimize ve emniyet güçlerimize büyük bir moral olmuştur. Şehitlerimizin nuru geleceğimizi aydınlatmış, gazilerimiz bize cesaret ve feragat örneği olmuştur. Yeni bir Çanakkale ve Kurtuluş savaşı ruhu ortaya konmuştur dedi. Sayın Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali ERBAŞ hocamız bu konuda önemli bir talimat vermiş ve onun talimatı ile bu önemli bilgilendirme toplantılarını gerçekleştiriyoruz dedi.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Sayın Osman TIRAŞÇI konuşmalarında; Bu toplantılarda özellikle 15 Temmuz 2016'da hain yapının girişmiş olduğu darbe sonrası toplumumuzun din konusunda nasıl bir hassasiyet içerisinde olması gerektiğini, sahih dini bilginin nereden ne şekilde alınması yönünde bilgiler sunuyoruz. Çünkü hayat boşluk kabul etmiyor. Siz, insanımıza dini bilgiyi sahih bilgi olarak sunmazsanız, doğru yerden bilgilenmesini sağlamazsanız insanlar bu din ve inanma ihtiyaçlarını başka yerlerden temin etme yoluna gideceklerdir. O gittikleri yolun ne kadar doğru, isabetli olduğunu bilmeleri de her zaman mümkün değildir dedi. Diyanet İşleri Başkanlığının, toplumu din konusunda sadece camilerle sınırlı değil cami dışı alanlarda da anayasanın kendisine verdiği görevi yerine getirmek üzere bu programları düzenlediğini vurgulayarak, şunları dile getirdi;
FETÖ ve DEAŞ ile ilgili geniş bilgilendirmeler yapılmaktadır. Burada gerçekten samimi olarak din hizmeti sunan yapılara karşı bir ön yargımız yoktur. Önemli olan insanımızı yanlış değerlendirmelere varacak düşüncelerden uzak tutmaktır dedi.
Sayın Daire Başkanı Dr. Elif ARSLAN ise; Din istismarından bahsederek, FETÖ oluşumunun kendi menfaatleri için dini kullanan, insanların dini duygu ve heyecanlarını istismar eden, milletimizin zekâtını, sadakasını, kurbanını çalan; dinimizin temel değerlerini ve kavramlarını tahrif eden bir örgüt olduğunu ve bu yapının asla dini bir cemaat olarak nitelendirilemeyeceğini anlattı. FETÖ elebaşının da bir düşünür ve alim olmadığından, küresel güçlerce desteklenmiş bir proje adamı, aklını ve emeğini şer odaklarının hizmetine sunmuş bir meczup ve din dilini örgüt lehine kullanan bir istismarcı olduğundan bahsetti.
Örgüt elebaşının sözde “Kâinat İmamı” olarak nitelendirildiği bu oluşumda son derece katı bir hiyerarşi olduğunu, sır, gizem, adanmışlık ve takiyye üzerine kurulu olan bu yapının sivil bürokrasi, akademi, yargı, kolluk kuvvetleri ve ordu gibi çeşitli alanlara sızmayı hedeflediğini belirtti ve bu oluşumun en temel özellikleri ise koşulsuz teslimiyet ve itaat, liderin masumiyetine inanan, kendileri dışındaki bütün Müslümanları, dini grupları, cemaatleri dışlama ve aşağılamadır dedi.
Sayın Daire Başkanımız Dr. Elif ARSLAN son olarak millet olarak hep birlikte dinin doğru anlaşılması ve istismarcılara fırsat verecek zeminlerin oluşmaması için yapılması gerekenlerden bahsetti.
Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Dr. M. Bülent DADAŞ da; “Din istismarı yapan diğer bir oluşum olan DEAŞ yapılanmasından bahsetti. Aynı amaç doğrultusunda maddi ve manevi çıkarları için din istismarı yapan DEAŞ’ ın nasıl ortaya çıktığını, DEAŞ’ a kimlerin katıldığını, dini metinleri ve argümanları nasıl suistimal ettiklerini, şirk iddiasıyla tarihi mirasları nasıl yok ettiklerini ve sözde hilafet devleti kurmak maksadıyla Müslümanların tek meşru temsilcisi oldukları iddiaları hakkında bilgilendirme yaptı. DEAŞ’ ın yapmak istediği, Darü-l İslam kavramını çarpıtarak kendi kontrolü altında olan yerleri Darü-l İslam, diğer yerleri ise Darü-l Harp olarak göstererek islam coğrafyasını bölmek ve kardeşliği parçalamaktır. Buna bağlı olarak cihad kavramını da dini literatürde yer almayan işkence, zulüm, toplu kıyım ve ölüm teşhirciliği gibi insanlık dışı bir anlama taşımak istemektedir” dedi.
Bu sebeple şiddet temelli din istismarı ile nasıl mücadele edileceğini anlatan DADAŞ; “Çocuk ve gençlerimize dini öğretirken ayetlerin geliş nedenini, hadislerin söyleniş hikmetini, hedefini, diğer ayet ve hadisler arasındaki yerini anlatalım, onları sahih kaynaklarla buluşturalım, 1400 yılı aşan islam ilim geleneği içinde oluşmuş olan dini okuma, anlama ve yorumlama usullerinin ihmal edilmesine izin vermeyelim dedi. Sevgi, ilgi ve rehberliğimizden mahrum kalan gençlerin çarpık dini bilgi sunan kanallara aldanma ve radikal örgütlerin çekim alanına girme riskinin yüksek olduğunu unutmayalım” dedi.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız Sayın Osman TIRAŞÇI; Din İstismarı ile Mücadele Bilgilendirme Toplantılarının daha önce 12 ilde yapıldığını, 40 ilde yapılmakta olduğunu ve diğer illerde de önümüzdeki süreçte yapılacağını ifade ederek katılımcılara ve programın hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.