**İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Hatay'da Baba Yoksunluğunun Toplumsal Yarasına Değindi** Hatay'da düzenlenen "Modern Çağın Sorunu: Baba Yoksunluğu" konulu konferans, modern hayatın aile yapısına etkilerini ve özellikle baba figürünün önemini ele alarak geniş yankı uyandırdı.
İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Bürosu tarafından organize edilen programa, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse'nin yanı sıra Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren, Hatay Vali Yardımcısı Emin Kaymak, İl Milli Eğitim Müdürü Harun Tüysüz, çok sayıda din görevlisi, akademisyen ve vatandaş katıldı.
Yoğun katılım, konunun toplumdaki hassasiyetini ve önemini gözler önüne serdi. Konferans, İl Müftüsü Mevlüt Topçu'nun açılış konuşmasıyla başladı.
Topçu, aileyi toplumun temel yapı taşı olarak tanımlarken, baba figürünün bu yapının sağlamlığı ve devamlılığı için vazgeçilmez bir unsur olduğunun altını çizdi.
Topçu, özellikle modern dünyanın getirdiği hızlı yaşam temposu, artan iş yükü ve değişen aile dinamiklerinin baba-çocuk ilişkisini olumsuz etkilediğini, bu durumun da toplumsal sorunların temelinde yattığını vurguladı.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren ise konuşmasında, ailenin toplumun huzur ve refahını belirleyen en önemli kurum olduğunu tekrarlayarak, güçlü aile yapısının toplumsal barış ve gelişme için olmazsa olmaz olduğunu belirtti.
Eren, baba yoksunluğunun sadece bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun olduğunu, bu sorunun çözümü için multidisipliner bir yaklaşımın gerekliliğine dikkat çekti.
Programın en önemli konuşmacılarından biri olan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, babaların aile içindeki değişen rollerini, modern çağın getirdiği zorluklar karşısında bu rollerin nasıl zayıfladığını ve bunun çocukların psikolojik, duygusal ve sosyal gelişimleri üzerindeki yıkıcı etkilerini detaylı bir şekilde analiz etti.
Köse, baba yoksunluğunun sadece fiziksel yokluktan ibaret olmadığını, duygusal uzaklık, yetersiz iletişim ve ilgisizliğin de aynı derecede zararlı olduğunu vurguladı.
Konuşmasında, çocukların güvenli bağlanma ihtiyacını karşılayamayan baba figürlerinin, çocuklarda öz güven eksikliğine, saldırgan davranışlara, depresyona ve bağımlılıklara yol açabileceğini bilimsel verilerle destekledi.
Konferans, baba yoksunluğunun bireysel ve toplumsal boyutlarıyla kapsamlı bir şekilde ele alındıktan sonra, aile yapısının güçlendirilmesi ve baba-çocuk ilişkisinin geliştirilmesi için pratik çözüm önerileriyle son buldu.
Bu öneriler arasında, eğitim programları, danışmanlık hizmetleri, babaları destekleyici politikalar ve toplumsal farkındalık kampanyaları yer aldı.
Katılımcılar, konferansın aile ve toplum sağlığı için önemli bir farkındalık yarattığı ve geleceğe yönelik somut adımlar atılmasına katkıda bulunacağına dair görüşlerini dile getirdiler.
