Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) iş birliğinde zekât konusunda vatandaşları bilgilendirmek ve zekât bilincinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamak amacıyla "Zekât İyilik Buluşmaları" düzenleniyor.
Bu kapsamda Türkiye Diyanet Vakfı Genel Müdürü İzani Turan’ın katılımıyla Rize’de bir dizi program gerçekleştirildi. Rize Valisi İhsan Selim Baydaş’ı makamında ziyaret eden Turan, düzenlenen "Zekât İyilik Buluşmaları" programında din görevlilerine seslendi. İlçe Müftüleri ve Zekât Koordinatörleriyle gerçekleştirdiği istişare toplantısının ardından Vakıf Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleriyle bir araya geldi.
Rize İl Müftülüğü ve Türkiye Diyanet Vakfı Rize Şubesi ev sahipliğinde Rize Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda din görevlilerine yönelik düzenlenen toplantı Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
İl Müftüsü Naci Çakmakçı açış konuşmasında, vakfın bir gönül işi olduğunu mükâfatının da Allah katında verileceğini ifade ederek Türkiye Diyanet Vakfı’nın birer gönüllüsü olarak çalışan din görevlilerine teşekkür etti ve toplantının hayırlara vesile olması temennisinde bulundu.
Konuşmacı olarak katıldığı toplantıda Türkiye Diyanet Vakfı Genel Müdürü İzani Turan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın desteklenmesi amacıyla kurulan Türkiye Diyanet Vakfı’nın bugün gelinen noktada yaptığı dini ve hayri hizmetlerle bir insanlık vakfı, bir ümmet vakfı halini aldığını ifade ederek vakfın yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerinden söz etti.
Özellikle yurt dışı faaliyetlerine değinen Turan, Türkiye’deki yoksulluğu izale edebilecek mekanizmaların var olduğunu, Afrika ülkelerinin yer üstü ve yer altı kaynaklarının birileri tarafından sömürüldüğünü belirterek oralara götürülen yardımlarla gönüllerin birleştirildiğini, gönül köprüleri oluşturulduğunu ifade etti.
Turan konuşmasında, “Yaptığımız yardımlarla öyle bir noktaya geldik ki üzerimizdeki ay yıldızlı bayrağı gördüklerinde dua etmeye başlıyorlar. Müslüman kardeşlerimize yardımların karşılığı ülkemize dua olarak geri dönüyor. Türkiye, kurmuş olduğu bu gönül köprüleriyle gelecekte dünyanın en süper gücü olmaya namzettir. Derler ki insanın ikinci ömrü eserleridir. Hayırla yâd edilmek için geriye eser bırakmak lazım. Suya muhtaç kurak topraklarda açtığımız su kuyularından insanlar istifade edebildiği gibi, hayvanlar ve bitkiler de nasipleniyorlar. Yeryüzünün ihtiyaç duyulan her yerinde, dil, ırk, mezhep, meşrep farkı gözetmeksizin insanlara yardım elini uzatan vakfımızdır. Ülkemizde meydana gelen afet durumlarında ihtiyaçların karşılanması noktasında ilk yerini alan vakfımızdır. Vakfımız aynî yardımlardan nakdî desteklere, eğitimden sosyal hizmetlere ve gönüllerin ihyasına kadar birçok alanda iyilik çalışmaları yapmakta, savaş ve işgallere maruz kalanların, yetimlerin, yoksulların, depremzedelerin, çaresizlerin ve kimsesizlerin yardımına her zaman koşmaktadır. Bu vakıf o kadar çok büyümeli ki dünyada bir aç, bir susuz insan kalmamalı, bunun için de çok çalışmalıyız. Çalışmalarımızın neticesinde Allah’ın izniyle İslam’ın sedası en gür seda, ülkemizin sesi de en gür ses olarak yankılanacaktır.” ifadelerini kullandı.