FAHRİ KUR’AN KURS ÖĞRETİCİLERİ VE VEKİL İMAMLAR NEDEN KADRO İSTİYOR
Sağlam, inançlı ve ahlaklı nesiller yetiştirmenin merkezi olarak bilinen Kur’an kurslarının fahri öğreticileri , kadro alamamaktan yakınıyor. Kur'an Kurslarında verilen eğitim hizmetlerinin kadrolu veya sözleşmeli personel ile karşılanamadığı, personel yetmediği, yani personel ihtiyacı olduğu için Hoca arkadaşlar bu kurslarda fedakarca görev yapmaktadırlar . Fahri öğreticilerin çalışma şartları hem çok ağır hem de maddi yönden çok mağdurlar. İki yılda bir DHBT sınavına katılarak atanmayı beklemektedirler ve atama olduğunda ise çok az kişi alındığı için yüksek puan almalarına rağmen atanamıyorlar ve buda çok kişinin yığılmasına ,işsizliğin artmasına sebep olmaktadır. Tek çare fahri olarak çalışamaya mecbur kalmaktadırlar. “KPSS ve DHBT sınav yeterlilikleri olan ve her yıl göreve başlamadan önce Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılan mülakatta başarılı olan adaylar arasından seçilen, dolayısıyla her türlü yeterliliğe sahip bu çalışanlar asıl ile aynı işi yapmasına rağmen Fahri Kur’an Kursu Öğreticileri asgari ücretin 2.020,90 TL olduğu bir dönemde 800-900 TL civarında bir ücret almaktadırlar ve sigortaları sadece 12 gün yatmaktadır. Bu durum olduğu için onların geç emekli olmalarına sebep olacaktır. Sigortaları 30 gün üzerinden yatırılmadığı için hastalık halinde de hastanelerde sıkıntı yaşıyorlar. Dolayısıyla fahri çalışanlar yatırılmayan günlerdeki sigorta primlerini kendileri yatırmak zorunda kalmakta ,bir çok haktan mahrum olarak din hizmetini en iyi şekilde vermeye çalışmaktadırlar. Bunca sıkıntılar içinde bide , aynı kurumda çalıştıkları hoca arkadaşları tarafında hor görülmekte ve kendi işlerini fahri hocalara yaptırmaktadırlar . Özellikle bu zor kış şartlarında köylerde görev yapan hoca arkadaşlar, aldıkları maaşın yarısını yol ücretlerine vermektedirler .Geriye kalanla da ailelerinin geçimine katkı sağlamaya çalışmaktadırlar ve bu ücrette yetersiz olduğu için aile huzurunun bozulmasına sebep olmaktadır. Aynı zaman da buda onların görevlerinden soğumalarına sebebiyet vermektedir . Geçici görevlendirilmeleri nedeniyle gelecek endişesi taşıdıkları için kadro mağduriyetlerinin giderilmesi için yasal düzenleme yapılmasını talep etmektedirler VEKiL iMAMLAR Bu gibi sıkıntıları yaşayan ve şu anda Diyanet İşleri Başkanlığı’nda vekil statüde çalışan 3 Bin civarında Cami görevlisi yani İmam Hatip ve Müezzin Kayyım mevcuttur. Asil de aranan şartların tamamını taşımak kaydı ile görevlendirilen bu personelin kadroya alınması gerekmektedir. Öyle ki, vekil kadroda çalışanlar birçok hak kaybı ve mağduriyetler yaşamaktadırlar. Örneğin vekil çalışanların izin hakkı bile bulunmamakta sağlık raporuyla izin alsalar dahi izinli oldukları günler ücretlerinden kesilmektedir. Bu hocalarımıza belli bir süre içinde vekil imam-hatiplik veya müezzinlik görevi veriliyor . Sonra bu kardeşlerimiz tam cemaate ve göreve alışıyor derken ve aynı zamanda cemaatte tam hocaya alışıyor derken , yerine görev yaptığı görevli çeşitli nedenlerle görevine geri dönüyor. Ardından bu kardeşimizin lojmanı boşaltması evini başka yere taşımak zorunda kalıyor ve başka bir görev bulma arayışında oluyor . Ve eğer bu hocamız evliyse ve çocukları da görev yaptığı yerde bir okulda okuyorsa işte o zaman bu hocamız için daha büyük sorunlar başlıyor . Hem bu hocamızın aile huzuru bozuluyor hem de okuyan çocukların okul düzeni bozuluyor ve eğitimleri aksıyor . Birde Malum Asil görevli döndüğü andan itibaren maaşı kesiliyor ve hocalarımız tekrar işsiz kalıp sudan çıkmış balık misali oluyorlar. Onun için bu hocalarımız vekil olarak değil diyanetin asli personeli olmak istiyorlar. Kamuda çalışan tüm taşeronlara kadro verilmesi için hazırlanan kanun teklifinin eşitlik ilkesi gereği , öz veriyle çalışan Geçici Kur’an Kursu Öğreticilerinin ,Vekil İmam-Hatip ve Müezzin hocalarımıza yönelikte bir çalışmanın yapılması gerekir.
KADROYA ATANACAK KİŞİLERİN , , LİYAKATLI VE İŞİN EHLİ İNSANLARIN SEÇİLMESİ İÇİN MÜLAKATA ÇAĞRILARAK ALINMASI EN UYGUN YOLUDUR VE BÖYLECE HAKSIZLIĞIN DA ÖNÜNE GEÇİLMİŞ OLUR.
Devlet yetkililerimizin bu soruna el atacağını ve bu mağduriyeti gidereceklerini ümit ve temennisiyle hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah'tan temenni ederim.
İsmet Güzel / Vekil imam-hatip
YORUMLAR